Ve hükmü kalmayacak ölümün.
Ölüler tek bir bedende birleşecek çırılçıplak
Rüzgâra kapılmış adamla, batıdaki ayla;
Kemikleri sıyrılıp
tertemiz olunca ve temiz kemikler yokluğa kavuşunca,
Yıldızlar olacak tepeden tırnağa dirseklerinde ve
ayaklarında;
Delirseler bile akılları başlarında,
Denizin dibine batmış olsalar da çıkacaklar yüzeye;
Aşıklar yitse de, aşk kalacak geride;
Ve hükmü kalmayacak ölümün.
Ve hükmü kalmayacak ölümün.
Kıvrılan dalgaları altında denizin
Uzanıp yatanlar ölmeyecekler yel gibi;
İşkencelerden bükülmüş kasları güçten düştüklerinde,
Kayışla bağlasalar da bir tekerleğe kopmayacaklar yine de;
Avuçlarında inanç
bölünecek ikiye,
Ve tek boynuzlu iblisler delip geçecek içeriye;
Parça parça olsalar da kopup kırılmayacaklar;
Ve hükmü kalmayacak ölümün.
Ve hükmü kalmayacak ölümün.
Ne kulaklarında çınlar martı çığlıkları
Ne de kıyıları döven dalga sesleri;
Bir çiçek rüzgârda sürüklendiğinde
Kaldırmayacak başını yağmura belki hiçbir çiçek;
Delirseler ve ölseler de mıh gibi,
Papatyalar arasından boy verecek kişilikleri;
Güneşe batacaklar, batıncaya dek güneş,
Ve hükmü kalmayacak ölümün.
Türkçesi: Candan Selman
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder